“Laik ve bilimsel eğitimin kırıntılarını kaldırma çabası”

Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) 2024- 2025 eğitim-öğretim yılından başlayarak uygulanacağı müfredata Eğitim Sen’den tepki geldi.

“Bilimsel olmayan ve tek tipleştiren bir eğitim programını kabul etmiyoruz!” diyen Eğitim Sen İzmir Dönem Sözcüsü Bülent Karakaş, “Siyasi iktidar,eğitim müfredatını “dini” ve “milli” değerler çerçevesinde yeniden oluşturmaya çalışmakta.Bu doğrultuda siyasi iktidarın yeni müfredat değişikliği ile ders kitapları üzerinden kendi siyasal ideolojisini öğrencilere aktarmak konusunda çok ısrarcı olduğunu görmekteyiz. Geçmişte yapılan müfredat değişiklikleri ile laik ve bilimsel eğitimde açılan kara delikler oluştu. MEB, bu yeni müfredat değişikliği ile laik ve bilimsel eğitimin kalan kırıntılarını da rafa kaldırma çabasında” şeklinde konuştu.

“’HAYATIN BAŞLANGICI VE EVRİM’ ÜNİTESİ MÜFREDATTAN ÇIKARILMIŞTIR”

Yeni müfredat değişikliği ile birlikte MEB, şu anda varolan “tek din,tek kimlik, tek dil ve tek cinsiyet” anlayışı üzerinden “milli ve manevi değerleri" ders kitaplarına daha yoğun bir şekilde yerleştirmek istediğini aktaran Bülent Karakaş, “2016 yılında yapılan müfredat değişikliği ile 2017/2018 eğitim öğretim yılından itibaren ortaöğretim biyoloji dersindeki “Hayatın Başlangıcı ve Evrim” ünitesi müfredattan çıkarılmıştır. O tarihe kadar müfredatta evrim teorisi, “Evrimleşmenin bir sonucu olarak türlerin değişimini ve yeni türlerin oluşumunu, evrime etki eden faktörleri ve mekanizmaları ile açıklayan teori” olarak anlatılmıştır. MEB daha sonra evrim teorisini çağrıştıran tüm bilgileri ders kitaplarından tek tek ayıklamıştır. Yeni müfredat hazırlıkları çerçevesinde kamuoyu ile paylaşılan ders kitaplarının içeriklerine baktığımızda MEB’in doğrudan bilimi ve bilimsel teorileri hedef aldığını görüyoruz.Örneğin ortaöğretim biyoloji dersi öğretim programında doğrudan doğruya “yaratılış teorisi” merkeze alınmış, bilimsel bir teori olan evrim teorisi “doğruluğu ispatlanmamış teoriler” arasında sayılarak küçümsenmiştir” dedi.

“KABUL ETMİYORUZ”

MEB yeni biyoloji öğretim programında ABD merkezli “yeni yaratılışçılık” olarak bilinen “akıllı tasarım” yaklaşımını uygulamayı hedeflendiğini aktaran Karakaş, “Bu yaklaşım, bilimsel yöntemlere dayanmayan ve test edilemeyen bir yaklaşımdır ve evrim teorisine alternatif oluşturma iddiasıyla ortaya çıkmıştır. Akıllı tasarım savunucuları genellikle özellikle biyolojik organizmaların yapısı, evrenin düzeni ve yaşamın karmaşıklığı gibi durumları, MEB’in Biyoloji öğretim programında yaptığı gibi, bir üstün varlığın veya tasarımcının (Tanrının) etkisi üzerinden açıklamaktadır. Eğitim Sen olarak en temel bilimsel ilke olan Evrim teorisinin MEB tarafından yok sayılmasını kabul etmiyoruz” diye konuştu.

“DİNİ KURAL VE REFERANSLARA DAYANAN ÖĞRETİM PROGRAMLARI”

Bülent Karakaş sözlerini, “Öğretim programları, bilimsel bilgileri aktarmalı, doğayı ve yaşamı bir bütün olarak kavramayı hedeflemeli, öğrencilerin çok yönlü gelişimlerine hizmet etmelidir. Bilimsel gerçekleri yok sayan büyük ölçüde dini kural ve referanslara dayanan öğretim programlarının çocuklarımıza verebileceği hiçbir şey yoktur. Eğitim Sen olarak, yeni müfredat değişikliklerini yakından takip ediyoruz. Bu bağlamda Eğitim Sen olarak laik,bilimsel,demokratik,toplumsal cinsiyet eşitliğine ve anadilinde eğitim ilkelerine aykırı olan her türlü değişikliğe karşı hukuki haklarımızın yanında fiili meşru mücadelemizi de sürdüreceğimizi söylemek isterim. Bu nedenle Milli Eğitim Bakanlığına çağrımız laik,bilimsel ve demokratik ilkeler doğrultusunda müfredat değişikliği yapmasıdır” diyerek noktaladı.